Hissiyâtımın anlık çığlıklarının yer alacağı bu sayfada, yazılanlarda kendini bulan ya da yazılanlara kendini yakın bulan herkese yer var...

15 Kasım 2011 Salı

Hayli zaman sonra nihayet aldım elime yazıyı. Ne çıkacak parmak uçlarımdan, meçhul. Ama yazacağım. Maksat; sadece kalbimin kilidini açmak. Yeniden ben olmaya yelken açmak...
Yazmak...
Dünya ayaklanıp üzerime yürüdüğünde, en emin sığınağım. Çığlıklarımla dövdüğüm duvarları asla ağyara duyurmaz feryadımı. Dinler ve susar.
Beni bir yazılarım anlar. Anlar ve bir bilge gibi susar. Susmasıyla yol gösterir, yol açar ufkumun derinliklerinde.
Yazdıktan sonra varlığa ve hatta cisme bürünür yazılarım. Karşıma alır halleşirim onlarla. Bir yerlede görünce eski bir dostun gözlerinde kaybolur gibi tebessüme uğrar dudağım.
Yazmak benim dermanım, yazamamaksa imtihanım. Uzunca zamandır bu imtihanla sınanmaktayım. Bu yazı imtihanda soru kağıdını yırtmak gibi, biliyorum. Ve yırtmak çözüm değil. Kağıdı doğrularla doldurmak hüner. Ama sınav kağıdına yenilmediğini bilmek iyi bir başlangıç olsa gerek.

Amatör kalbimin amatör serzenişleri...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder